Like a Flower 38.Bölüm

Like a Flower 38.Bölüm

Önceki bölüm

-Buraya tek başına geldiğine göre ölümünü arıyor olmalı. Fakat önce kimliğini doğrulamamız gerekiyor. Paralı askerleri yakalayın ve bana getirin!

Yaşlı adam, eğildi ve konuştuktan sonra da gitti.

-Evet efendim…
.
.
.
.
.
Cadılar…

Cadılar, antik zamanların en korkulan ırklarından biridir. Sadece dişi olurlar. Yüzleri yoktur ve tüm vücutları ağızlarla kaplıdır. Deri ve beden değişimi yapabilirler. Bu yüzden kendi istekleri ile kendilerini öldürürler. Oldukça çarpık bir zihniyete sahip çok tehlikeli bir ırktır.

Cadılar, bir çok ırkın nefretini kazandığı için avlanılmıştır. Erkekleri Ayartma ve etkileme konusunda çok yeteneklidirler. Fiziksel güçleri kötü olmasına rağmen kendi özel büyüleri ile korkutucudurlar. Özellikle genç erkekleri tercih ederler ve ilişki sırasında beslenirler. Çok uzaklardan tek bir büyü ile birini öldürebilir hatta süründürebilirler. Bunu yapabilmeleri için cadının gücünün, öldüreceği kişiden daha fazla olması gerekir. Daha az olursa kendileri zarar görürler.

Bir cadı, beden değiştirdiyse tespit edilmesi çok zor olur ve bedene ait her şeyi alırlar. Hatta çektiği acıyı bile. Bir cadıyı öldürebilmek çok zordur. Kaçarsa yapacağı büyüler tahmin bile edilemez. Birine büyü yapabilmesi için, kişinin gerçek ismini ve görüntüsünü bilmesi yeterlidir.

Bir cadıyı bulmak çok zordur ve günümüzde efsane olarak kabul edilirler. Öldürmek için ise çok yüksek ısıda ateş veya cadı boğan otu gerekir.
.
.
.
.
Gecenin ilerleyen saatlerinde..

Nian Zhen, Leng Meiren’i iyileştirmeye başlayalı bir gün geçmişti. Leng Zhan avluda sabırsızlıkla bekliyordu.

Odanın içinde Nian Zhen, Leng Meiren’in karşısında oturuyordu. Parmağı Leng Meiren’in karnına dokunuyordu.

Leng Meiren’in vücudu şiddetle titriyordu. Yüzü terle kaplıydı ve kıyafetleri ıslaktı ve vücuduna yapışmıştı. Bu da kıvrımlı vücudunu daha da baştan çıkarıcı hale getirmişti. Başka bir erkek olsaydı, asla dayanamazdı fakat Nian Zhen, az da olsa dayanıyordu.

Nian zhen, nedenini bilmediği ve bir şekilde Leng Meiren’nin hissettiği acıya üzülüyor ve endişeleniyordu. Bu da onu fazlasıyla rahatsız ediyordu.

Yang enerjisi akışları dantian’dan dışarı çıktı ve Nian Zhen’in kendi vücuduna emildi. Bütün bir günün ardından, Temizleme Hapı, harika sonuçlar veriyordu. Leng Meiren’nin vücudundaki tüm gizli Yang enerjisini dışarı çıkmaya zorlamış, ona yardım etmişti. Vücudundaki safsızlıklardan kurtulmuştu. Sekiz Buz meridyeni artık açıkça hissedilebiliyordu.

Nian zhen’de Leng Meiren’in vücudundan Yang enerjisini emerek, büyük faydalar elde ediyordu. Beşinci sembolü de oluşturabilmişti.

Nian zhen, soğuk bir sesle konuştu.

-Bayan Leng, vücudunuzdaki sekiz buz meridyeni ortaya çıktı ve şimdi çok yoğun bir buz enerjisi ortaya çıkartacak. Son aşamaya geldik. Oldukça acı verici olacak.

Leng Meiren sersemlemiş gibi nazik bir sesle konuştu.

-Büyük kardeş Nian Zhen, ben korkmuyorum… Sana Büyük Kardeş Nian Zhen diyebilir miyim?

Normal bir genç kız, tam da böyle davranırdı. Nian Zhen, tanıştığı ilk erkek ve aynı zamanda fiziksel temas kurduğu ilk erkek olarak düşünülebilirdi. Ayrıca Nian Zhen şimdi hayatını kurtarıyordu.

Nian zhen, başını salladı ve oldukça soğuk bir sesle konuştu.

-Hayır! Bana, bu şekilde seslenemezsin!

Nian zhen, kendisine Büyük Kardeş denildiğini duyduğunda tüm vücudu ürperdi ve tiksindi. Ara sıra etkileniyordu fakat bu da rahatsız ediciydi. En kısa sürede kurtulmak istiyordu. Aklında Ruan Ji Lijuan vardı ve tam 4 gündür uyuyordu. Onu merak ediyordu.

Nian Zhen son adıma girmek üzereydi. Leng Meiren’in vücudundaki tüm Yang enerjisini tek seferde alacaktı.

-Ahhh……

Leng Meiren’nin vücudu daha da şiddetle titredi. Süreç çok acılıydı ve buna kendisi bile dayanamadı ve  çığlık atmaya başladı.

-Mei’er!

Leng Zhan’ın vücudu titremeye başladı. Leng Meiren’nin çığlığı, kalbine saplanan bir bıçak gibiydi. Tüm duyularını kaybetmiş bir aslan gibi oldu ve odaya doğru yürümeye başladı. Bunu gören Leng Tai ve diğer adamlar aceleyle onu durdurmaya çalıştılar.

-Lider, oraya giremezsin! Kardeş Nian Zhen bize ne olursa olsun bu odaya giremeyeceğimizi söyledi!

-Hayır Lider! Yapma!

Adamlarının ona söylediklerini duyduktan sonra Leng Zhan sonunda sakinleşti.

-Pervasız davranıyordum. Bunca zamandır Mei’er’i incitiyordum. Bu önemli zamanda aynı hatayı tekrar yapamam!

Leng Zhan derin bir nefes aldı ve yumruklarını sıktı. Hâlâ endişeli olmasına rağmen, artık pervasızca davranmaya cesaret edemedi.

Bir saat sonra, Nian Zhen nihayet Leng Meiren’nin vücudundan Yang enerjisinin son parçasını emdi. Aynı zamanda, Leng Meiren’nin vücudundan aşırı derecede dondurucu bir soğuk çıktı.

Leng Meiren, Vücudundaki Buz meridyenlerinin birbirleri ile bir köprü oluştuğunu ve hepsinin Dantian’ına girdiğini açıkça hissedebiliyordu. Kısa bir süre sonra, vücudundan buz gibi bir soğuk dışarı çıktı.

Nian Zhen şok oldu ve hatta titremeye başladı. Dokuzuncu Buz meridyeninin inşası sırasında, soğuk en güçlü haliyle olacaktı. Nian Zhen, bir çok becerinin ve kutsal vücudun yardımına rağmen titriyordu. Burada daha fazla kalmak istemedi.

Nian Zhen hemen ayağa kalktı ve kapıyı tekmeleyerek açtı, odadan hızla çıktı. O çıktıktan hemen sonra soğuk, odadaki her şeyi kapladı.

Leng Meiren’nin 3 metre yakınında bulunan her şey tamamen donmuştu. Açılan kapının üzerinde buz sarkıtları  oluştu. Odadaki her şey gümüş bir buzla kaplanmıştı. Aşırı soğuk Leng Zhan’ı ve diğerlerini titretmişti. Hepsi hızla en az 3 metre uzaklaştı.

Leng Tai, şaşkınlık ve şokla bağırdı.

-Bu soğuk o kadar fazla ki…. öncekinden en az 10 kat daha soğuk!

Nian zhen, sakince konuştu.

-Dokuzuncu Buz meridyeninin doğuşu sırasında soğuk en güçlü halinde olur.

Leng Zhan, Nian Zhen’e döndü ve merakla sordu.

-Kardeş Nian Zhen, Mei’er nasıl?

Nian zhen, açıkladı.

-Endişelenme, vücudundaki tüm kirlilikler gitti ve şimdi Buz meridyenleri uyanıyor. Acı çekmeyecek.. Özel bir zihinsel duruma girecek ve tüm süreç en az üç gün sürecek. Lider, sadece rahatlayın ve eşsiz bir dahinin doğuşuna tanık olun!

Nian Zhen’in sözlerini duyan Leng ailesinden herkes sevinçle zıplamaya başladı. Leng Zhan bile imajı için herhangi bir endişe duymadan etrafta zıplıyordu. Biricik kızı için çok endişelenmişti.

-Hahaha…… Harika!!

Leng Zhan yüksek sesle gülmeye başladı. Daha tepki veremeden Nian Zhen’e sarıldı ve konuştu.

-Kardeş Nian Zhen, çok teşekkür ederim! Mei’er’i kurtardın! Gelecekte, tüm sorunların benim sorunlarım olacak!

Nian Zhen yüzünde korkmuş ve iğrenmiş bir ifadeyle hemen Leng Zhan’ı itti ve konuştu.

-Benim kalbimde bir başkası var. Senin gibi biri ile ilgilenmiyorum. Bana sarılma!

Leng Tai yumruğunu avucuyla tutu ve konuştu.

-Kardeş Nian Zhen gerçekten göklerden gelen bir yeteneğe sahip, sonsuz saygım var sana!

Nian zhen, başını salladı ve konuştu.

-Pekala, bundan sonra kimse Bayan Leng’i rahatsız etmesin. Ben, sözümü tuttum.

Leng zhan, mutlu bir şekilde konuştu.

-Endişelenme Kardeş Nian Zhen, onu  ben koruyacağım!

Leng Zhan, yanında duran Leng Meng’e baktı ve konuştu.

-Leng Meng, Kardeş Nian Zhen’in kalması için başka bir yer hazırla! Şimdi iyice dinlensin.

-Grrrr….Zhen! Gege!…

Nian zhen, arkasından gelen ses ile hızla tepki verdi ve geriye çekilip sesin sahibine baktı.

Ruan Ji Lijuan, 166 cm’di. Tamamen normal bir insan boyuna gelmişti ve aşırı güzeldi. 14-15 yaşlarında gibi görünüyordu.

Ruan Ji Lijuan, gizlice Buzlu Kuleden hap ve iksir çalmış ve hepsini kullanmıştı. Temelini sağlamlaştırmak için uyuması gerekiyordu fakat uyumak yerine meditasyon yapmış ve süreci güç değil büyümesine yönelik hızlandırmıştı.

Ruan Ji Lijuan’ın yere yakın bukle bukle saçları vardı. Beyaz renkli saçları, bembeyaz cildine dağılmış altın tozu gibi çilleri ve Leng Meiren’den çalınmış beyaz renkli kıyafetleri ile aşırı güzel ve göz alıcıydı.

Ruan Ji Lijuan, harika görünmesine rağmen minik burnunu kırıştırmış ve kırmızı dudaklarını ısırıyordu. Aşırı sinirliydi.

-Zhen-gege, daha işin bitmedi mi?! Beni nasıl yalnız bırakırsın?!

Nian zhen, korkuyla bir kaç adım geri gitti ve konuştu. Ne zamandır buradaydı?! Onu hissetmemişti bile!

-Xi-xiao ju-juan! Sakin ol lütfen! Hemen şimdi yanına gelecektim!

Herkes, bir anda ortaya çıkan kişiye ağzı açık bir şekilde bakıyordu. Leng Meiren bile yanında sönük kalıyordu. Ne zamandır buradaydı?! Gerçekten de hiç kimse Ruan Ji Lijuan, ortaya çıkana kadar fark etmemişti.

-Bana yalan söyleme demiştim! Ayrıca, yaşlı adamlara neden sarılıyorsun?! Çok iğrençsin!

Nian zhen, yüzünde oluşan yarın gülümseme ile Ruan Ji Lijuan’a baktı. Gözleri parlıyordu. Aralarında ki boy farkı çok azalmıştı. Hızla yanına gitti ve sakinleştirmeye çalıştı.

-Ben ona sarılmadım. Gerçekten de! O adam bana sarıldı. Beni affet lütfen!

Ruan Ji Lijuan, bir yumruk yaptı ve Nian zhen’in kafasına vurdu. Hemen ardından saçını çekti ve dövmeye başladı. Sinirini bu şekilde çıkartıyordu.

Leng Zhan, olanlara şaşırdığı için Bir süre Nian zhen’in dayak yemesini izledi. En sonunda daha fazla dayanamadı ve müdahale etmek için gittiği sırada konuştu.

-Yeter! Kardeş Nian zhen, bizim kurtarıcımız! Sen de kimsin?!

Ruan Ji Lijuan, bir elinde Nian zhen’in saçı ile konuştu.

-Sen karışma velet! Bu piç bana ait!

Ruan Ji Lijuan, burada Nian zhen, dışında herkesten daha çok yaşadığı için onları velet olarak görüyordu.

Leng Zhan, biraz tereddüt etti ve kaşlarını çatıp Nian zhen’e bakarak konuştu.

-Kardeş Nian zhen, bu kişi seni rahatsız mı Ediyor?! Söyle, dışarı atalım!

Nian zhen, yarım bir gülümseme ile konuştu.

-Hayır, beni rahatsız etmiyor. Pekala, hazır xiao Juan buradayken bir gerçeği açıklayayım. Ben, evliyim ve o da benim eşim!

Ruan Ji Lijuan, ağzı açık bir şekilde şaşkınca Nian zhen’e baktı. Bu piç, ne diyordu?! Ne eşi, ne evliliği?!

Nian zhen, gevşemiş ellerden kurtuldu ve kendisini düzelttikten sonra konuştu.

-Ben, sözümü tuttum. Genç Bayan Leng ile daha fazla muhattap olamam. Haplar ve meyve için teşekürler ederim. Yarın ayrılacağım.

Nian zhen, hızla Ruan Ji Lijuan’ı da kendisi ile beraber sürükleyip odasına gitti.

Bu sırada arkasında şaşkınlık içerisinde bir düzine adam bırakmıştı. Bu 14-15 yaşında ki kişi kendilerine velet olarak hitap etmişti.

Leng ailesinde ki diğer insanlar ise üzgündü. Soğuğu hissetmişlerdi. Leng Meiren’in büyük bir dönüşüm geçirdiğinden haberleri yoktu.

Ruan Ji Lijuan ve Nian zhen, odalarına geldiğinde Nian zhen, parlak gözlerle baktı. Az önce dayak yemesi umrunda değildi.

-Xiao Juan, çok büyümüşsün! Bu nasıl oldu?! Ayrıca bu kıyafetler…

Ruan Ji Lijuan, soğuk bir şekilde baktı ve kollarını dolayıp konuştu.

-O cadıdan çaldım ve sadece senden aldığım bir kaç hapla bu kadar büyüyemezdim. Buzlu kuleden de çaldım.

Nian zhen, şaşırdı. Bu tür bir şeyi yapmasını beklemiyordu. Fakat pek de önemi yoktu. Ruan Ji Lijuan, çok büyümüştü. Aralarında sadece 15 cm vardı. Nian zhen’in boyu 181’di.

Nian zhen, gülümsedi ve şakacı bir sesle konuştu.

-Az önce sen, beni kıskandın mı?! Sana çok yakışmış. Oldukça güzel görünüyorsun!

Ruan Ji Lijuan, sinirle tısladı ve konuştu.

-Saçmalığı kes! Bu evlilik ve eş saçmalığı da ne?! Hemen açıkla bana!

Nian zhen, gülümsedi ve yavaş adımlarla Ruan Ji Lijuan’a gidip belinden tuttuktan sonra konuştu.

-Bu bir saçmalık değil. Seni sevdiğimi söylüyorum! O kız, umrumda bile değil!

Ruan Ji Lijuan, bu sözleri asla duyamayacağına kendisini inandırmıştı. Şimdi bir çok kez duymuş ve hala inanmaya cesaret edemiyordu. Yüzü kıpkırmızı kesilmişti.

Ruan Ji Lijuan, belinde ki ellerin daha da sahiplenici olmaya başladığını fark ettiğinde gözlerini kapattı ve sert bir yumruk attı Nian zhen’e.

Nian zhen’in tutuşu gevşedi ve kendisinden geçti.

Ruan Ji Lijuan, bir süre sonra gözlerini açtı ve Nian zhen’in kafasında kocaman bir şişlikle bayıldığını gördü.

Nian zhen, ne kadar güçlenirse güçlensin, Ruan Ji Lijuan kadar güçlü olamamıştı.

Ruan Ji Lijuan, bir iç çekti ve Nian zhen’i kaldırdığı gibi yatağa attı ve kendiside yanına kıvrılıp uyumaya başladı. Yeterli uyku alamamıştı.
.
.
.
Ertesi sabah gökyüzü aydınlanmaya başladığında, Buzlu Kulenin girişinde çok fazla gürültü vardı.  Kısa bir süre sonra, birçok insan toplanmıştı.

-Olamaz! Hayır!

Avlunun dışında, Leng Xing hızlı nefes alırken yüzünde paniklemiş bir ifadeyle koştu.

Leng zhan, kaşlarını çattı ve merakla sordu.

-Leng Xing, ne oldu? Neden panik yapıyorsun?

Leng Xing, kenarda duran Nian Zhen’e ve dün gece gördüğü beyaz saçlı gence baktı ve konuştu.

-Fei ailesinden adamlar burada!
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Bir bölümün daha sonuna geldik. Umarım sevmişsinizdir.

Sizce neler olacak?

Ruan Ji Lijuan ve Nian zhen’in ilişkisi düzelecek mi?!

Nian zhen adam mı oluyor?

Fei ailesi neden geldi?

Leng Meiren ne alemde? Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?

Beni takip etmeye devam edin canlarım. Sizi seviyorum. ?????

Like A Flower (BL)

Like A Flower (BL)

Puanlama 0.0
Seviye: Ongoing Tür: Yazar: Orjinal dil: Türkçe
Like A Flower (BL)   Ruan Ji Lijuan, kitap okumayı seven genç bir adamdı. İsmi her ne kadar kadınsı olsa da görünüşü değildi. Buna rağmen karakteri, ismi ile uyuşuyordu.   Ruan Ji Lijuan, okumayı abarttığı bir zamanda yorgunluk yüzünden ölür ve kendisini bir çiçek olarak bulur.   Hemen oku!

Yorumlar

Ayarlar

Karanlık Modla Çalışmıyor.
Sıfırla