Ay’ın sana maniler dizmesini dinle
Ne de güzel hayran olmuştu sana
~~~~
[Estelle bağlanmayı illa da bugün yapmak zorunda değilsin]
“Hayır, şimdi yapmalıyım akademiye gitmeden önce üçüzlerin güçlerine de alışmam gerekiyor”
[Ne kadar konuşsam da söz dinlemeyeceksin, yanına biraz sıcak su al ihtiyacın olacak ]
Artık şafak vakti iyice yaklaşıyordu güneş battığını belli edecek şekilde kızıllaşmaya başlamıştı. Estelle camdan baktığında Ernon hazırlanmış Lita ile vedalaşıyordu.
Kafasını kaldırıp bana baktı herhangi bir şey yapmadan evin ilerisinde bir araba bekliyordu ona doğru gitti. Arabanın kapanma sesi gelince üçüzler ortaya çıktı.
Estelle hala camdan bakarken Lita’nın da dışarı çıktığını gördü muhtemelen komşulara gidecekti.
‘Bundan daha iyi bir fırsat olamaz’ diye düşündü Estelle. Yatağına oturup durdu.
Anna “Hadi gece tam çökmeden rutiel gerçekleşmesi gerekli”
Anel “Çok heyecanlıyım ah bir rüya görmediğime emin miyiz?”
Anel den bir inilti duyunca Estelle ona baktı. Any onu cimciklemişti. İkisi bir biri ile atışırken Anna ona yaklaştı.
Anna “Öncelikle doğru söylemeliyiz çok acı çekeceksin genelde Khalsiler ikinci bir ruhu istemez çünkü hamilelikleri çok acılı olmasına neden oluyor vücudu üçüncü bir ruhu kaldıramadığı için genelde bebeğin ölümü ile sonuçlanır”
Estelle kısık bir sesle “Önemli değil” dedi.
Anel “Hala gençsin bu yüzden olayı tam kavrayamıyorsun. Ama sana güveniyorum ruh özü miktarın ve saflığın ikinci ruh için mükemmel diyecek derecede”
Any “Evet eğer ileride çocuk sahibi olmak istersen bize iletmelisin o süre zarfında bedenini terk edeceğiz”
“Her neyse başlayalım”
Anna “Tamam biz uyarımızı yapmış olalım. Any, Anel hadi”
[Ben ruhlar diyarına bir süre çekileceğim. Vücudunda ne kadar az gücüm olursa o kadar acı azalır]
Estelle derin bir iç çekip uzandı. Bir anda oda tamamen siyah ile kaplandı. Bir anda vücuduna giren kramplar ile gözleri sonuna kadar açıldı dişlerini sıkmasına neden oldu.
Anel “Acıya karşı gelme kendini sıktıkça daha fazla acı hissedersin”
Estelle dişlerini sıkarken mırıldandı “S-sanki ço-k kolaymış gi-bi..”
Üçüzler in vücutları parlak ışıklara büründü. Estelle’nin gözlerinin açısına girdiklerinde birleştiler. Bu fazla ışık yığını yüzünden Estelle gözlerini yummak zorunda kaldı.
Tüm oda artık aydınlanmıştı. Işık huzmeleri birleşti ve küçük bir küre halini aldılar. Bir anda hızla düşüp Estelle’nin alnının ortasına geldi.
Estelle hissettiği acı ile kendini daha fazla sıktı sık sık soluk alıp vermeye başladı. Vücudu buz kesiyormuş gibi titriyordu.
Gerçekten de vücudu buz kesiyordu. Parmak uçları donmaya başlamıştı kristalleşiyordu.
“N-neler oluyor?”
Estelle bir ses duydu. Gözlerini açtığında camın önünde tamamen beyazlar içerisinde bir kadın ona gülümsüyordu teni hafif şeffaftı.
Estelle ona bakınca yaklaşmaya başladı.
“Merhaba Estelle. Üçüzlerle de bağlanmışsın sanırım yine geç kaldım”
“S-sende kimsin?”
Estelle artık tir tir titriyordu dişleri birbirine çarpmaya başladı. Kadın gelip elini tuttuğunda ılık bir sıcaklık vücuduna yayıldı.
“Ben Ymir. Ay’ın ruhu sana kutsamasını vermek isterken öldürülen biriyim”
“Öl-dürülen mi?”
Estelle’nin sesi artık o kadar kısıktı ki fısıltı bile denemezdi
[Evet ,ben yaptım]
Ymir’in yüzündeki ifade soğuklaşmaya başladı. “Senin yüzünden üç yıldır acı çekiyorum Erion. Yetmezmiş gibi kutsamamı vermek istediğim bedeni çaldın.!”
[Yani kısa kes. Güçsüz olduğun için öldün Ymir şikâyet etmeyi bırakmalısın]
Ymir ‘hah! ‘ diye histerek bir ses çıkardı.
“Senin kim olduğunun farkındaydım Erion bana ilk saldıran sendin vücuduma tamamen kavuştuğumda seni mahkemede yargılatacağım kesinlikle ceza almanı sağlayacağım!”
[Tabi bana zarar verebilecek bir ruh bulabilirsen ziyaret etmeni beklerim]
Erion gayet rahat bir şekilde konuşuyordu. Sinirden dişlerini sıkan Ymir’in aksine
Ymir derin bir nefes alarak tekrar gülümsedi “Merak etme Estelle gücümü aldığımda tekrar buluşacağız. O zamana kadar hoş çakal”
Bunları söylerken vücudu daha çok saydamlaşıyordu. Estelle’nin zar zor açık tuttuğu gözleri tamamen kapandı.
